Türkiye’de genç işsizliği çığ gibi büyürken, “ev genci” olarak adlandırılan yeni bir toplumsal gerçeklik gündeme oturdu. Ne eğitimde ne de istihdamda yer alan gençlerin sayısı hızla artarken, uzmanlar ve siyasiler ciddi bir sosyal çöküş uyarısında bulunuyor. CHP Ankara Milletvekili Deniz Demir, konuyla ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
TÜRKİYE İLK 10’DA
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 2024 verilerine göre, Türkiye’de 15-24 yaş aralığındaki gençlerin yüzde 22,95’i ne okula gidiyor ne de çalışıyor. Bu oranla Türkiye, dünya genelinde en yüksek NEET (ne eğitimde ne istihdamda olan) genç oranına sahip ilk 10 ülke arasında yer aldı.
Eurostat’ın 2024 yılı verileri de benzer bir tablo çiziyor. Avrupa İstatistik Ofisi’ne göre Türkiye’de 15-29 yaş grubundaki NEET oranı yüzde 25’e ulaştı. Genç nüfusun dörtte birinin üretimden ve sosyal hayattan dışlanması, uzmanlar tarafından “toplumsal alarm” olarak değerlendiriliyor.
‘UMUDUNU KAYBEDEN GENÇLER EVDE’
CHP’li Deniz Demir, gençlerin eğitimden koparak işsizlik girdabında sürüklendiğini vurgulayarak, “Bu gençler artık ne eğitim alabiliyor ne de çalışma imkânı bulabiliyor. İş bulma umudunu kaybeden gençler, evde zaman geçirmek zorunda kalıyor. Ancak TÜİK bu gençleri işsiz olarak tanımlamadığı için veriler gerçeği yansıtmıyor” açıklamasında bulundu.
“Ev genci” olgusu yalnızca işsizlikle sınırlı kalmıyor. Demir, bu gençlerin aynı zamanda psikolojik ve sosyal açıdan da büyük risk altında olduğunu belirterek, “Yalnızlık, depresyon, geleceksizlik duygusu bu gençleri tüketiyor. Hatta bazıları yasa dışı yollara yöneliyor. Özellikle sanal kumar gibi tehlikeli mecralarda kaybolan gençlerimiz var. Bu, sadece bireysel değil, toplumsal güvenlik açısından da bir tehdittir” dedi.
Türkiye’nin genç nüfus potansiyelinin heba edildiğini vurgulayan Demir, çözüm için kapsamlı bir yol haritası gerektiğini söyledi. “Gençlerimizin üretkenliğe yönlendirilmesi, umutlarının yeniden yeşertilmesi için eğitim, istihdam ve psikososyal destek alanlarında acil politikalar geliştirilmelidir. Aksi takdirde, bu sessiz kriz geleceğimizi tehdit edecek boyutlara ulaşabilir” ifadelerini kullandı.
