Dicle Çolak
Burdur’da açılması beklenen krom madeni, Salda Gölü’nü tehdit ediyor.Yerel halk, önerilen madencilik nedeniyle bölgedeki birçok yerleşim yerinin su kaynaklarının zehirleneceğinden veya yok olacağından endişe ediyor.
Madencilik faaliyetinin bölgedeki su kaynaklarının akış yollarını değiştireceğini söyleyen Salda Gölü Koruma Derneği Başkanı Gazi Osman Şakar şöyle konuştu: “Karamanlı göletinin suyu Salda gibi Eşeler Dağı’ndan geliyor. Karamanlı, Yeşilova ve Köylerinin içme suyu Eşeler Dağı’ndan çıkan sulardan elde ediliyor.”
Şakar da bu dağda yerli bitkilerin yetiştiğini belirterek “Maden açılırsa yerli bitkiler zarar görür. Suyun kaybolmasıyla diğer canlılar zarar görür ve doğa yok olur. Buradaki krom madenciliği sadece Salda Gölü’ne değil çok geniş bir alanda bu ortamda yaşayan insanlara ve her şeye zarar verecektir.” dedi.
Bölgede susuz tarım projeleri yürüten Aynur Işıldar ise, Akdeniz’de Toroslar sıradağlarında maden çıkaran Zontaş adlı şirketin bu kez kaynak olan Eşeler Dağı’nda maden ruhsat başvurusunda bulunduğunu bildirdi. Işıldar, Krom Madeni için Eşeler Dağları’nda yeraltında dinamit patlattığını kaydederek, “Bu dinamit patladığında suların konumu değişecek. Bu su nereye gidecek bilmiyoruz. Belki yok olur.” dedi.
Işıldar, şirkete ruhsat verilen Yeşilova’ya bağlı Niyazlar köyünde dinamitlerin neden olduğu patlamalar nedeniyle suların kesildiğini belirterek, aynı suların yangına da kaynaklık etmiş olabileceğini kaydetti.
Işıldar, şirketin zehirli sularının çevre illerden de toplanarak krom madenlerinin göletlerine boşaltıldığını ve nereye boşaltıldığının bilinmediğine dikkat çekti ve şöyle devam etti:
“Tefenni’ye bağlı Niyazlar köyündeki krom madeni İstanbul’dan Acıpayam’a, Karamanlı’dan Yeşilov’a kadar farklı damarlarda çalışmakta ve su kaynaklarını olumsuz etkilemektedir. Salda Gölü’nü nasıl etkileyeceğini tam olarak bilmiyoruz. Gölün suyunun büyük bir kısmı Eşeler Dağı’ndan, yer altı sularından gelmektedir. Artık Salda’yı gerektiği gibi koruyamıyoruz. Ayrıca Eşeler Dağı’na ilave bir maden açılırsa bunun çok olumsuz etki edeceğine inanıyorum.”
Eşeler dağı ve bu dağın üzerindeki yaylanın bölge halkı için önemine değinen Işıldar, “Eşeler yaylası Karamanlıların besicilik yaptığı tek yayla. Başka yaylamız yok. Karamanlı’da üç bin hayvan var, çevreden iki bin hayvan geliyor, yılkı atları var. Bu hayvanlar orada otluyor, başka yer yok ve burası bu hayvanların yuvası” dedi.
Tefenni madeninin açıldığı alandaki ağaçların kuruduğunu anlatan Işıldar; “Aynı şey bizim ovamızda da olacak” diyerek endişesini dile getirdi: “Dünyanın hiçbir yerinde olmayan iki tür endemik bitkimiz var. Karaçamdan ardıçlara kadar özel statülü sedirlerimiz var; bunlar 1200 ve 1300 yıllık ağaçlar. Açıkçası bu ağaçların zarar görmesinden, yok olmasından korkuyoruz.”