Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti üyesi ve Meclis Başkanvekili Pervin Buldan, seçildikten sonra ilk kez yönetmeye başladığı Meclis divanında konuştu.
Konuşmasına cezaevinde bulunan siyasetçileri selamlayarak başlayan Pervin Buldan, yaşamını yitiren DEM Parti’nin bir önceki Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’i de andı.
Sırrı Süreyya Önder’in demokratik, adil ve çoğulcu bir yönetim anlayışı ile hareket ettiğini belirten Pervin Buldan, “Hakikati her zaman ince bir zekâyla ortaya koyan mizahi üslubuyla alışılagelmiş siyasetten farklı bir tarzı Meclis zemininde mümkün kıldı. Siyasetin yasa yapmaktan daha fazlası olduğunu gösterdi. Siyasetin esas olarak insana ulaşabilme, diyalog kurabilme sanatı olduğunu tüm hüneriyle gösterdi. Herkesi ortak duyguda, hissiyatta birleştirmeyi başardı. Çatışma ve kavga için sarf edilen sözler onun lügatinde zarar ziyandı. Söz onun dilinde eşsiz bir muhabbetin mücevherleriydi. Onun hakikatle buluşan sözü, yıkmak için değil onarmak ve yapmak içindi” dedi.
‘Halkı Meclis’e taşıdı’
Sırrı Süreyya Önder’in Meclis’e ötekileştirilenlerin, ezilenlerin sesini, mutlunun mutsuza olan borcunu, hakikati, hakkaniyeti taşıdığını ifade eden Pervin Buldan, şöyle devam etti:
“O, bu Meclis’e halkı taşıdı. O bir şifacıydı. Bu ülkenin en derin, en çok kanayan yaralarını çok iyi biliyordu ve bu yaralara bir çare olunması için çabalıyordu. Bu nedenle barışa çok inandı, barışın tarafında durdu, barış için yürüdü. Çok kıymetli bir barış emekçisiydi. ‘Barış soylu bir çabadır ama iyilik değildir. Bir hayat felsefesi olarak barışı savunmak gerekir’ derdi. Barışı nasıl savunduğunun en yakın tanığıyım. Her zaman için çok cesur, çok samimi, çok emektar, çok fedakârdı. Kimsenin ölmeyeceği bir barış imkânı için yüreği elinde mücadele verdi. Barışı, kendi yaşamından öncelikli tuttu.”
‘Barış iradesini sürdürmek onurdur’
Barış iradesinin sürdürülmesinin bir onur olduğunu kaydeden Pervin Buldan, şunları da söyledi:
“Kıymetli dostum ve yol arkadaşımdan bu görevi bu şekilde devralmak benim için duygu yükü çok ağır bir durum. Fakat onun bıraktığı yerden devam etmek, onun bizlere bıraktığı birlikte yaşam ve barış iradesini sürdürmek için çaba içinde olmak benim için bir onurdur. Bu görev benim için bir makam değil bir emanettir. Onun barış hayali benim yolumdur. Ve onun anısı yolumuza daima ışık tutacaktır. Ben dostluğuna, yol arkadaşlığına, demokrasi ve barış mücadelesine omuz verdiği her anına huzurlarınızda sonsuz teşekkürler ediyorum. Ruhu şad olsun. Devri daim olsun. Yine bir süre önce kaybettiğimiz 23’üncü dönem Hakkâri Milletvekilimiz, mücadele ve yol arkadaşımız Sevgili Hamit Geylani ve onun şahsında daha önce hayatını kaybetmiş parlamento üyelerini saygıyla anıyorum. Yakın zamanda kaybettiğimiz değerli bir insan, Manisa halkının evladı olan, hizmette herkese eşit yaklaşan, herkese dokunan Manisa Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’i de buradan saygıyla anıyor, Manisa halkına başsağlığı dileklerimi iletiyorum.”
‘Meclis’in önündeki ilk görev’
Ortak vatanda 86 milyonunun geleceğini yakından ilgilendiren onurlu bir barışı sağlamak istediklerini belirten Pervin Buldan şunları ifade etti:
“Ben de bu kürsüye vekâlet ederken demokratik ilkelere bağlılıkla, tarafsız ve eşitlikçi bir tutumla yol alacağım. Gayretim, halk iradesinin gerçek manada parlamento zemininde tecelli etmesi üzerine olacaktır. Ülkenin dört bir yanından tüm farklılıkların; başta kadınların, ezilenlerin, yok sayılanların sesinin bu zeminde yükselmesi ve duyulması için çaba sarf edeceğim. Her siyasi düşüncenin, her fikrin kendisini özgürce ifade edebilmesi için çoğulculuğu ve katılımcılığı esas alan bir anlayış içerisinde olacağım. İçinden geçtiğimiz bu zorlu süreçte ülke ve bölge barışının inşa edilmesi adına Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin üzerine düşen tarihi sorumluluğu yerine getirmesi elzemdir. Bu temelde hukukun üstünlüğünü, temel insan haklarını ve demokratik bir toplumu esas alan demokratik yasalarla ve toplumsal mutabakata dayalı yeni bir toplumsal sözleşmeyle eşit ve demokratik bir yaşamı inşa etmek parlamentonun önünde duran en önemli gündem maddesidir. Bu tarihi sorumluluk için mesai yapmak en büyük temennimdir.”
‘Adres Meclis’tir’
Pervin Buldan devamla şunları kaydetti:
“Kalıcı bir barış bugün ülkemizin ve yakın bölgemizin, tüm Ortadoğu’nun en acil ihtiyacıdır. Bundan hareketle barış ikliminin kalıcılaşması ve demokratik çözüm sürecinin güvenli bir zeminde ilerleyebilmesi için hukuki ve siyasi zeminde atılması gereken temel adımların en önemli adresi tabi ki Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Sayın milletvekilleri inanın ki, 28’inci dönem parlamentosunun üyeleri olarak bizler onurlu bir barışı ve demokratik bir cumhuriyeti 86 milyona hediye edebiliriz. Bunun önünde hiçbir engel yoktur. Bunu hep birlikte başaracağımıza inanıyorum. Barış Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin zimmetindedir. Sözlerimi sonlandırırken Sevgili Sırrı Süreyya Önder’in bıraktığı yerden sizlere, tüm parlamentoya şu çağrıyı yapıyorum. Gelin hep birlikte barışın Önder’i olalım.”