Özlem Öztürk
Elazığ-Karakoçan ilçesine bağlı tarihi ve kültürel değerleri içinde barındıran, Güzel Bawa ve Şengül Bawa kutsal mekanları ile, Bingöl bölgesinden akıp Karakoçan ilçesi içinden Peri suyuna akan Oxi deresinin eteklerinde kurulmuş ve hemen yakınında bulunan Delikan köyü Cemal Abdal Hazretlerine ait türbenin varlığı, inanç ve itikat değerleriyle, bolca soğuk su pınarların olduğu, verimli toprakların ve meşe ağaçların bulunduğu ormanlık alanıyla,şirin bir yerleşim merkezidir.
Köy ismi nerden alındığına dair çokça rivayetler bulunmaktadır.
12.Yüzyılda Delikan köyüne yerleşen Ehli-Beyt İmam-ı Bakır soyundan Cemal Abdal hazretleri ve torunlarından olduğu söylenen 6 kardeş(Bahadır-Han, Okçu Yusuf, Hamza Bey, Çaka Bey, Kızıl Han, Şewtě Han) bölge hakimiyetini elinde bulunduran Palu ve Kığı beylerinden yer temin etmek için izin isterler.
Bu istemleri özellikle Kığı beylerinin sert tepkisi ile karşılanınca beylere karşı gelinir.6 kardeş Kığı beyleri tarafından, Dersim-Mazgirt, Bağın kalesinde bulunan ve egemenliğinde olan zindana atılırlar.
Bu durumdan haberdar olan anneleri Kığı beylerinden oğullarının serbest bırakılması için Pir Cemal Abdal Hazretlerine bir haber salar.
Bunun üzerine Cemal Abdal hemen Bağın kalesinde bulunan zindanda 6 torunu ziyarete gider.
-Ben Pirim ve Veliyim hatırım için torunlarımı serbest bırakılması için Kığı beylerine bir elçi gönderilir.
Elçiye zeval olmaz misali cevaben,
-Madem ki Pir ve Veli kerametini bize ispatlasın diyerek cevap verilir.
-Elçi, Cemal Abdal Hazretleri’nin hatırı sayılır bir kişi olduğunu senin benim gibi bir insan olduğunu ve keramet gösteremeyeceğini cevabı verilir.
Bu cevap üzerine elçi, Kiğı beylerinin konağından kovulur.
Cemal Abdal’ın bulunduğu Bağın zindanının olduğu bölgeye gelinir.
Kiğı beylerinin iletisi sunulur ve bunun üzerine Cemal Abdal, Delikan köyüne dönüş kararı alır.
Fakat hava çok yağmurlu ve gök gürültülü çılgınca akan Peri suyu akışı, her zaman ki gibi daha çılgınca sel olup akmakta.
Cemal Abdal Hazretleri üzerinde bulunan ceketini çıkarıp akan şiddetli suyun üstüne serer, ceketin üzerine oturup karşı tarafa geçer bu kerameti gören beylerin adamları hemen Mîr beyine haber salınır.
Kendilerine Cemal Abdal’ın yaptığı keramet anlatılır.
Cemal Abdal hemen konağa çağrılır.
Büyücü ve sihirbaz olduğu ve bu durumun da kendilerine bir tehdit olur düşüncesiyle Bağın kalesi zindanında bulunan fırına atılır.
Ertesi gün fırın kapısı açıldığında, Cemal Abdal’ın sakalı ve bıyıkları buz tutmuş şekilde çıktığını görenler şaşkın şekilde durumu izler.
Kerameti karşısında Mir ve beyler Cemal Abdal’a doğru giderek diz çöküp niyaz ederek kendilerini affetmesini ve istedikleri yere gidip konaklayabileceklerini rica ederler.
Cemal Abdal bunun üzerine Delikan köyüne ahalisi ile birlikte bir dergah inşa eder.
6 torunlarından olan Bahadır-Han Badıran köyüne yerleşerek isimlerini köyün adına verdikleri rivayetler ile anlatılır…
Bahadır Han, Okçu Yusuf, Çaka Bey, Kızıl Han, Hamza, Şewti, adlı kardeşlerin her bir köye gidip yerleşerek isimlerini verdikleri bilinir.
Bunlardan Bahadır kardeş Badır/hanköyünü
Okçu Yusuf Oxciyan köyünü
Çakan Bey Çakan köyünü
Kızıl Han Kızılca köyünü
Şewti Han Şewtiyan köyünü
Hamza adlı kardeş de Hemzeliyan köyünü inşa ederler.
Osmanlı Devletinin yıkılmasından sonra kurulan Türkiye Cumhuriyeti Anadolu’nun birçok köy isimlerinin Türkçeleştirilmesi ile Badıran (Badır-Han)köy ismi Çayır Gülü olarak tarihteki yerini alır.
2
Mutlu
7
Üzgün
4
Sinirli
0
Şaşırmış
0
Virüslü
