CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP’nin kuruluş yıldönümü nedeniyle gerçekleştirilen etkinliklerin açılışını yaptı.
Gazete ve televizyonların Ankara temsilcileri ile CHP muhabirlerine etkinlikler kapsamında CHP Genel Merkezi’nde oluşturulan sergiyi gezdiren Özel, güncel siyasi gelişmelere yönelik açıklamalarda da bulundu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Kurultayı’nın iptali ve genel başkanlığa kayyım atanması istemiyle açılan davaya ilişkin açıklamasında, iktidarın korkuyu örgütleyerek siyaset yapmaya çalıştığını belirtti.
“Bu iktidar seçmenin kararını değiştirmek için korkuyu bir yöntem olarak benimsemiş durumdadır. Hiç lafı eğip bükmenin gereği yok” diyen Özel, son dönemde iş dünyasına ve gençlere yönelik baskıların bu korku siyasetinin parçası olduğunu söyledi.
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan’ın bir konuşmasının ardından gözaltına alınıp dört gün boyunca tutulmasını hatırlatan Özel, “TÜSİAD’ın başkanına, yöneticilerine gözaltı yapmak, dört gün içeride tutmak, kolunda polisle götürmek iş dünyasına korkuyu salmak, örgütlemek değilse nedir?” diye sordu.
‘Korku salmak değilse ne için?’
Silivri’de tutulan üniversite öğrencileri ve cezaevine gönderilen genç belediye başkanları üzerinden örnekler veren Özel, “Öğrenciler için korkuyu örgütlemek, ailelerine korku salmak değilse ne içindir?” dedi.
AK Parti’li çoğunlukla alınmış bir belediye kararı nedeniyle yargılanan CHP’li başkanlara dikkat çekerek, “Genç siyasetçilere, yerel yöneticilere korkuyu salmak değilse nedir?” ifadelerini kullandı.
CHP İstanbul’a kayyım atanması
Özel, İstanbul’da iki yıl önce yapılmış il kongresinin geçersiz sayılmak istendiğini, yeni kongre yapılmak üzereyken eski kongreye dayanarak il başkanlığına kayyum atanmasının kabul edilemeyeceğini söyledi. Özel şunları ifade etti:
“16 milyonluk bir kentte o kenti yöneten partinin il başkanına kayyım atamak, il binasını mahkemeye vermek, kongresini iptal etmek… kendi korkusundan millete korku salmak için yapılan iş ve eylemler değilse nedir?”
Korkuya karşı umudu örgütlemek için orada olduklarını belirten Özgür Özel, “Keyfimizi kaçırmaya, moralimizi bozmaya, yüzümüzdeki gülümsemeyi… bizim umudu örgütlememize karşı korkuyu örgütleyenlerin dün yaptıkları, bugün yapacakları, yarın yapacaklarının bir önemi yok” dedi.
Özel, “Boynuna idam fermanını takıp Samsun’a kurtuluşu ve kuruluşu örgütlemeye giden bir partinin il başkanına kayyım atasanız ne olur?” diye konuştu.
İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nu hapse atmanın, genel başkanı tehdit etmenin CHP’yi yıldırmayacağını vurgulayan Özel, “Bu parti 106 yıl önceki kararlılığındadır. Bu partinin kadroları o günkü kadroların azim ve cesaretindedir” dedi.
‘Demokratik siyaset cephesi’ vurgusu
Özel, konuşmasında mücadele vurgusunu da yineledi.
Demokratik siyaseti savunan tüm partiler ile bir araya geleceklerini kaydeden Özel, “Bir cephe olarak demokratik siyaseti savunacağız” ifadesini kullandı.
İktidarın CHP’yi hedef aldığını belirten Özel, “Gündemi Cumhuriyet Halk Partisi olanlara söylüyorum. Sizden korkan sizden beter olsun” ifadesini kullandı.
‘Sizin kadar korkak olsaydık Samsun’a geçemezdik’
Tarihi bir atıfta bulunan Özel, “Eğer sizin kadar korkak olsaydık biz Samsun’a geçemezdik, Kurtuluş Savaşı’nı veremezdik, düşmanı def edemezdik, Cumhuriyeti kuramazdık” dedi.
Özel, iktidarın dış politikadaki hamlelerinin de iç politikayı dizayn için de kullandığını şöyle ifade etti:
“Tom Barrack’a laf söyleyemeyip Amerikan mandasına Suriye’de teslim olanların İngiliz planını İsrail’le birlikte işletmek için kalkıp da düne kadar söylediğinin tam tersi yolda yürüyenlerin ve samimiyetten uzak iç politika dizaynına yönelik Türkiye’nin geleceğine yönelik adımlar atacağız diyenlerin samimiyetini millet sorgulasın.”
Kendilerine yönelik kampanyalara da değinen Özgür Özel, “Kuyu kazanların, çamur atanların onları o seviyede o çamur girdabının içinde birlikte debelenmeye… Türkiye’yi sürükledikleri o çukurda debelenmeye davet ediyorum” dedi.
‘İsterse büün il yönetimlerine kayyım atasınlar’
Özel, yürüyüşlerinin halkın iradesi ve cesaretiyle devam edeceğini vurguladı:
“Bundan sonra hiçbir şey o çamur çirkeflerin istediği gibi olmayacak. İsterse bütün il yönetimlerine kayyım atasınlar. İsterse Cumhuriyet Halk Partisine kayyum atasınlar. İsterse kendileri gibi olacak bir Cumhuriyet Halk Partisi için her türlü siyasi mühendislik için çaba harcasınlar. Yüz yıl önceki inanç, kararlılık, ruhla birbirimize olan güven ve sevgiyle büyük bir cesaretle biz yolumuzda yürüyeceğiz. Onlara o çamur deryasında birbirlerini çamurlamaya, etrafa çamur atmaya devam etmeye, milletimizi aydınlık, müreffeh, zengin, güçlü ve mutlu yarınlara Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisiyle bir kez daha yürümeye davet ediyorum.”